Dâvâ gölgesinde yaşlan ey yolcu!
Yolun sonunu görmüşsen eğer
Postu yola seremezsin ey yolcu
Bir bahar aşığı olmazsan eğer
Burda güller deremezsin ey yolcu
Bak güneş gurûb etmede artık
Son ışıklarını da seyret zamanın
Bağrını fanilik rüzgârına aç artık
Hüzünle son türkünü söyle ey yolcu
Gitmek için gelinir bu menzile
Bahar yaz ve güz derken kış gelir
Bir gün paydos diye basılır zile
Artık pılını pırtını topla ey yolcu
Kokusu olmaz güzün solan güllerin
Bülbüller susar artık bahçelerinde
Senden kalır geriye varsa eğer eserin
Her şey biter gözler yumulunca ey yolcu
Süslü yazılar olmasın mezar taşımda
Yalnız fatiha isteyen avuçlar yeter
Bir korku ve ümit olsun gözyaşımda
Yüce peygamber öyle demiş ey yolcu
Ömür boyu hayatı törpüler zaman
Rüzgârlar hep âlem-i bekadan eser
Kulağıma gelmekte mahşerdeki Ezan
Batışın ardında doğmak var ey yolcu
Ölüm hiçlik, yokluk, bir son değil
Her yol her köprü çıksa da mevt iline
Uzun asırlar boyu yaşamak değil
Bir dâvâ gölgesinde yaşlan ey yolcu
Hasan ŞEN